Eğer bu yazıyı okuyorsan, büyük ihtimalle tercih dönemi yaklaşıyor ve kafanda binbir soru uçuşuyor. Öncelikle derin bir nefes al. Bu sürecin heyecanlı ve biraz kafa karıştırıcı olması çok normal. Hayatının önemli bir yol ayrımındasın ama inan bana, her yol seni bir şekilde hayalindeki yere götürebilir.
Şimdi gel, bu tercihi yaparken kalbini mi yoksa mantığını mı dinlemen gerektiğini birlikte keşfedelim.
Mantık ve kalp aslında düşündüğünden çok daha uyumlu olabilir. Mantık sana, hangi alanlarda kendini geliştirebileceğini, hangi bölümlerin sana yeni kapılar açabileceğini söyler. Kalbin ise seni gerçekten heyecanlandıran, gözlerini parlatan o alanı fısıldar. İşin sırrı, ikisini bir araya getirebilmekte. Ne sadece kalbinin sesini tamamen yok saymalı, ne de sırf mantıklı diye sevmediğin bir yola sapmalısın.
Çünkü sevdiğin bir alanda ilerlemek, sadece bir meslek seçmek değil; her gününü daha anlamlı hale getirecek bir yolculuğa çıkmak demek. Hayalini kurduğun o işi yaparken yeni şeyler öğrenmek, zor günlerde bile “İyi ki bu yolu seçmişim” diyebilmek, paha biçilemez bir his.
Öncelikle kendine birkaç basit ama çok değerli soru sor:
Unutma, tercih dönemi bir son değil, aslında kendi hikâyeni yazmaya başladığın yer. Seçtiğin yol sana yepyeni kapılar açacak ve belki de hayal bile edemediğin fırsatlarla karşılaşacaksın. Yanlış seçim diye bir şey yok; çünkü her tercih, sana yeni bir deneyim, yeni bir yön ve yeni bir sen kazandırır.
En önemlisi, bu yolculukta kendine güvenmen ve içindeki sesi dinlemekten korkmaman. Hem kalbin hem aklın sana yol gösterir. Önemli olan, o yolu sevgiyle, merakla ve cesaretle yürüyebilmek.
Hayalindeki geleceğe doğru attığın her adımda, sana kocaman bir gülümseme ve bolca şans diliyorum!
Psikolog Dilara Bahanur ŞEYDAİstanbul Gelişim Üniversitesi öğrencileri bilimsel ve teknolojik gelişmelere açık, her alanda kendine güvenen, çalışacağı sektöre göre ekip çalışmasına, etik değerlere ve problem çözme becerisine sahip eleştirel düşünme yeteneği kazanmış gençlerdir. Aynı zamanda alanında lider olmayı hedefleyen, proaktif davranışları benimsemiş, Gelişimli olmanın ayrıcalıklı dünyasını keşfedip dünyaya alternatif bakış açılarını kazandırmaya çalışan, toplumsal sorumluluk bilinci ile donatılmış, geleceğe ümit, azim ve inançla bakan özgün bireylerdir.