Tercih listesi, sadece sevdiğin bölümleri yazmakla olmaz. Sıralama, stratejinin ta kendisidir.
Üniversite sınavını atlattın, sonuçları aldın ve belki de hayalini kurduğun bölüme karar verdin. Ancak tek bir eksik var: Sıralama listesi nasıl yapılır, hangi bölümler hangi sıraya yazılır, bilinmiyor. Oysa tercih sürecinin kaderini bu liste belirliyor. Bu yazıda, tercih listeni nasıl akıllıca sıralayacağını adım adım anlatıyoruz.
Sıralama listesinin ilk kuralı, gerçekçi beklenti ile hayali dengelemek. İlk sıralara, puanının biraz üzerinde ama ulaşma ihtimalin olan bölümleri yazmak makul. Buna “yüksekten başla” stratejisi denir. Ancak tüm listeyi bu şekilde doldurmak, yerleşememe riskini artırır. Hayalini koru ama alternatiflerini unutma.
Puanın çok üzerinde olan bölümler kadar puanının altında ama seni tatmin edecek tercihler de önemlidir. Listenin alt kısmına, gelme ihtimali yüksek olan bölümleri yazmak seni boşta kalma ihtimalinden korur. Unutma: Bir yere yerleşip geçiş yapmak, hiçbir yere yerleşememekten her zaman iyidir.
“Şehir mi, bölüm mü?” sorusu her yıl karşımıza çıkar. Bazı öğrenciler sırf İstanbul’da olsun diye istemediği bölümleri yazarken, bazıları hayalindeki bölüm için şehir fark etmeksizin tercih yapar. Bu noktada kendi önceliklerini belirle:
Bu sorulara verdiğin yanıtlar, sıralama listeni netleştirir.
Tercih listesi “tek seferlik bir iş” değildir. Fikirlerin, önceliklerin ve bilgiler gün geçtikçe değişebilir. Bu yüzden taslağını birkaç gün önceden hazırlayıp farklı kişilerle paylaşman faydalı olur. Öğretmenin, rehber danışmanın ya da üniversiteli tanıdığın varsa görüş al. Ama son sözü sen söyle.
Sadece puana veya sıralamaya odaklanmak, uzun vadede pişmanlık getirebilir. Seçtiğin bölümün:
Bu soruların cevabını bilmeden yaptığın tercih, sürprizlerle dolu olabilir. Her sıraladığın tercihi araştırarak yaz.
Tercih dönemi, sadece bölüm değil, yaşam tarzı da seçtiğin bir süreçtir. Listen hem seni hem geleceğini temsil eder. Bu yüzden sadece yazmakla değil, düşünerek sıralamakla başlar. Unutma: Doğru sıra, doğru üniversite kadar önemlidir.
İstanbul Gelişim Üniversitesi öğrencileri bilimsel ve teknolojik gelişmelere açık, her alanda kendine güvenen, çalışacağı sektöre göre ekip çalışmasına, etik değerlere ve problem çözme becerisine sahip eleştirel düşünme yeteneği kazanmış gençlerdir. Aynı zamanda alanında lider olmayı hedefleyen, proaktif davranışları benimsemiş, Gelişimli olmanın ayrıcalıklı dünyasını keşfedip dünyaya alternatif bakış açılarını kazandırmaya çalışan, toplumsal sorumluluk bilinci ile donatılmış, geleceğe ümit, azim ve inançla bakan özgün bireylerdir.